Reformat Gazlarından Saf ve Basınçlandırılmış Hidrojen Üretimi İçin Elektrokimyasal Hidrojen Saflaştırıcı ve Kompresörü Sistemi (EHSK) Geliştirilmesi


Çelik C., Kibar M. E., Akay R. G. (Yürütücü)

TÜBİTAK Projesi, 2019 - 2022

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Başlama Tarihi: Kasım 2019
  • Bitiş Tarihi: Kasım 2022

Proje Özeti

Önerilen projenin temel amacı “hidrojen değer zinciri”nde çok önemli bir rolü olacağına inanılan, hidrojen için ihtiyaca göre hem sıkıştırma hem de saflaştırma yapabilme özelliğine sahip elektrokimyasal bir sistemin temel teknolojik bileşenleriyle birlikte geliştirilmesi ve modellenmesidir. Bu amaç doğrultusunda belirlenen temel hedefler ve detaylar bir sonraki “amaç ve hedefler” bölümünde verilmiştir. Projeyi gerçekleştirmek için her alt projedeki amaç ve hedefleri gerçekleştirebilecek ve ilgili alanda tecrübeli; özellikle yakıt pilleri ve hidrojen teknolojileri alanlarında geniş bilgi ve tecrübesi olan Kocaeli Üniversitesi, Erzurum Atatürk Üniversitesi, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi ve özel sektörden yürütücü (alt projeler) ve araştırmacılardan oluşan deneyimli bir ekip bir araya gelmiştir.

       Çağrı metninde de belirtildiği gibi kimya endüstrisinde konvansiyonel olarak zaten önemli bir yere sahip olan hidrojen son yıllarda yakıt pili teknolojilerinin de gelişmesi; enerji ve ulaşım alanında ticari uygulamalarının da hızla yaygınlaşması ile çok daha büyük önem kazanmıştır. Hidrojenin enerji taşıyıcısı olduğu sistemler 2050 yılına kadar küresel ısınmada sıcaklık artışının iki derece altında tutulması için enerji kaynaklı CO2 salımının %60 düşürülmesi hedefine katkı sağlayacak temel teknolojiler olarak görülmektedir. Bu zincirde ise (çağrı alt başlığı olan “hidrojen değer zinciri”nde olduğu gibi) hidrojenin üretimi, saflaştırılması, depolanması süreçlerinde kullanılan teknolojilerin geliştirilmesi çok önemlidir. Hidrojen halen endüstriyel olarak büyük ölçüde fosil yakıtlardan buhar reformlama/su-gaz değişim reaksiyonu ya da biyokütle/kömür gazlaştırma gibi yöntemlerle elde edilmektedir. Buradan elde edilen hidrojen karışımlarının saflaştırılması ve bir çok uygulama için sıkıştırılması gerekmektedir. Yine son yıllarda kömürün doğrudan yakılması yerine gazlaştırılması ve karbonun ayrıştırılması teknolojileri de karbon salınımının azaltılması ve kömür kaynaklarının verimli ve daha temiz bir şekilde değerlendirilmesi açısından önem kazanmıştır. Ülkemizdeki kalorifik değeri düşük kömürün de gazlaştırma ile değerlendirilmesi bu nedenle öncelikli alanlarımızdan biridir. Şayet CO2/H2 ayırımı bir diğer deyişle hidrojen saflaştırmayı verimli bir şekilde gerçekleştiren bir sistem geliştirilebilirse, bu hidrojen endüstrideki pek çok uygulama alanında ve yakıt pillerinde kullanılabilir. “Hidrojen değer zinciri” başlığıyla açılan bu 1003 çağrısında da zaten hidrojenin üretimi, saflaştırılması, depolanması, yani değer zincirine katkı yapacak tüm teknolojiler bu konu ile doğrudan ilişkilidir. Hidrojenin özellikle depolanmasında ve örneğin yakıt pillerinde yakıt olarak kullanılması için basınçlandırmanın da önemi büyüktür. Bugün kullanılan konvansiyonel kompresör sistemleri yüksek maliyet getirmekte, oynar parçalardan dolayı bakım onarım maliyetleri de yüksek olmakta (düzenli bakım için özellikle sürekli çalışan sistemlerde yedekli kullanılması gerekmekte) ve yağlayıcılarla hidrojenin kontamine olma riskini barındırmaktadır. Tüm bu dezavantajlar araştırmacıları ve endüstriyi alternatif teknolojilere yönlendirmiştir. Bunlardan bugün özellikle ABD ve Avrupa’da en çok öne çıkan ve diğerlerine göre çok yeni olmasına rağmen başarılı demonstrasyonları sebebiyle “Elektrokimyasal Hidrojen Kompresörü” (EHK) dır. EHK teknolojisi Amerikan Enerji Bakanlığı (DOE) tarafından “Development of Highly Efficient Solid-State Electrochemical Hydrogen Compressor” başlığıyla 2006 yılında bağımsız bir kontraktöre verilmiştir. Teknolojinin konvansiyonel hidrojen kompresörlerine göre çok daha büyük bir potansiyeli olduğu görüldüğünden o tarihlerden beri bu teknoloji ile ilgili çalışmalara proje destekleri verilmektedir. 2009 yılından beri, her sene yayınlanan yakıt pili ve hidrojen teknolojileri ile ilgili yıllık gelişme raporlarında onlarca alt başlık arasında her sene kendisine yer bulmaktadır. Ne yazık ki bu güncel teknoloji konusunda da yakıt pillerinde olduğu gibi ülkemizde yeterince çalışma, altyapı, veri ve yetişmiş insan gücü bulunmamaktadır. Literatür ve proje veritabanları aramalarımızda sadece EHK ile ilgili bir Sanayi Bakanlığı SANTEZ projesi ve ilgili bir yüksek lisans tezine ulaşılabilmiştir. Bu proje 4 yıl önce EHK ile ilgili önerdiğimiz şimdikine benzer proje önerimizin red gerekçelerinden biri olarak da (daha önce yapılmış olduğu gibi bir gerekçeyle) sunulmuştur. Sadece sıkıştırma kısmı ile ilgili bu proje ile ilgili yüksek lisans tezi (Elektrokimyasal Hidrojen Kompresör Yığını Geliştirilmesi ve Karakterizasyonu, Niğde Üniversitesi, 2014) incelendiğinde değerli bilgiler elde edilmesine rağmen bunun bir makine mühendisliği yüksek lisans tezi olduğu, elektrokimya ve kimyasıyla ilgili bir teknolojik bilgi üretilmediği, teknolojinin kalbini oluşturan membran elektrot grubunun (MEG) geliştirilmediği ya da üretilmediği gibi içeriğinin ya da nereden temin edildiğinin ve spesifikasyonlarının da bulunmadığı görülmüştür. Bu gibi ileri teknoloji ürünlerinin geliştirilebilmesi için bilindiği gibi gelişmiş ülkeler on yıllarca farklı projelerle hem akademide hem endüstride araştırmalar yapmaktadır. Bu gibi teknolojilerin (özellikle bahse konu elektrokimyasal temelli teknolojilerin) olgunlaşabilmesi için yeterli bilgi birikimi, tecrübe, çalışma, kaynak ve yetişmiş insan gücü gerekmektedir. Özellikle PDMYP tipi yakıt pillerinde gelişmiş ülkelerde gelinen nokta, bu yakıt pilleriyle tamamen ticari olarak piyasaya çıkan otomobiller bunun en güzel örneğidir.

        Bu projede önerilen hidrojen saflaştırma ve sıkıştırma sistemi ile ilgili ulaşabildiğimiz kaynaklara göre ülkemizde kapsamlı bir çalışma yürütülmemiştir. Dünyada ise özellikle konvansiyonel hidrojen kompresörlerine alternatif olarak EHK teknolojisi yıllardır ivmelenerek artan biçimde çalışılmaya devam etmektedir. Bu sebeple önerilen proje kapsamında temel bilgi ve teknolojisinin, temel bileşenlerinin ve sistemin mümkün olduğunca ulusal kaynaklar kullanılarak geliştirilmesi ve üretilmesi ile oluşturulması amaçlanmaktadır. Bu projede geliştirilecek tüm bileşenler özgün değere sahip olacaktır. Sistemin saflaştırma ve sıkıştırma özelliklerinin paralel olarak incelenecek ve geliştirilecek olmasının ve sistemin hidrojeni ihtiyaca göre basınçlandırması ve/veya H2/CO2 ayrıştırması yapabilmesi ile de dünyada da özgün bir değeri olacağı düşünülmektedir. Başvuru yapılan ilgili 1003 “Hidrojen değer zinciri” çağrısındaki “Hidrojen üretimi için elektroliz, reformlama (biyokütle, sıvı veya gaz yakıtlardan), gazlaştırma, kimyasal (fotokimyasal, fotoelektrokimyasal, termokimyasal ve biyokimyasal) ve diğer yenilikçi yöntemler ile ulusal kaynakların kullanıldığı, düşük maliyetli, yüksek verimli hidrojen üretimi için yeni yöntem, yeni malzeme ve/veya yeni sistemlerin geliştirilmesine yönelik deneysel veya modelleme ile destekli deneysel çalışmaları içeren projeler” ile “Hidrojenin saflaştırılması, depolanması ve dağıtımı için hidrojenin çeşitli gaz karışımlarından yüksek saflıklarda ayrıştırılmasına yönelik malzeme ve teknolojilerin geliştirilmesi, hidrojenin sıkıştırılması için düşük maliyetli, uzun ömürlü malzeme ve kompresör sistemlerinin geliştirilmesi” konularıyla doğrudan ilişkilidir ve bu alanlarda hem malzeme geliştirilmesi hem de sistem tasarımı ve modellenmesi konularında üretilecek bilgi, sentezlenecek malzemeler ve sistemin en verimli çalışması için elde edilecek optimum çalışma koşulları ile farklı yönlerden katkı sağlayacaktır.