TÜBİTAK Projesi, 2017 - 2019
Proje ile 1871-1931 yılları arasında Osmanlı’dan Cumhuriyet’e markalaşma sürecinin analiz edilmesi amaçlanmaktadır. Bu çerçevede projenin temel amacı, ele alınan tarihsel süreç içerisinde, Osmanlı’da tescil edilmiş olan markaların nitel veri analizi yöntemiyle incelenerek, sektörel dağılımlarının ve değişimlerinin tespit edilmesidir. Bu amaca yönelik olarak Osmanlı Devleti’nde marka tescil kayıtlarının yer aldığı Alamet-i Farika Defterleri, arşiv belgeleri ve süreli yayınlar gibi kaynaklar incelenecektir. Böylelikle Osmanlı’da imalat ve hizmet sektörlerinin ve alım-satım alanının genişliğine dair bulgulara erişilmesi amaçlanmaktadır.
Projenin konusu, her türlü ticari mamulün sınai mülkiyet haklarının korunması ve benzerlerinden ayırt edilmesini sağlayan markala tescilinin Osmanlı Devleti’nce tanınması, hukuki altyapısının oluşturulması ve Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde uygulanmasının ortaya konmasıdır. Osmanlı Devleti’nde modern anlamda marka tescili uygulamaları, 1871 yılında “Eşya-yı Ticariyyeye ve Alamet-i Farikalara Dair Nizamname”nin kabulü ve yayınlanmasıyla başlamıştır. Bu nizamnamenin yürürlüğe girmesinin ardından, Osmanlı topraklarında faaliyet gösteren ticari kuruluşlar ürünlerini, marka, logo, ambalaj numuneleri, imalat yeri, satış temsilcisi ve adres belirterek, Ticaret Nezareti’nce tutulan Alamet-i Farika Defterlerinde tescil ettirmişlerdir. Bu tescillerde adı geçen ticaret mamulünün içeriği, ve özellikleri hakkında genel bilgiler de verilerek, mamulün benzerlerinden ayrılması sağlanmıştır. 1871 tarihli ilk nizamname, 1888 tarihinde yürürlükten kaldırılarak yerine “Fabrikalar Mamulâtı ile Eşyayı Ticariyeye Mahsus Alamet-i Farikalara Dair Nizamname” yürürlüğe konulmuş ve yeni nizamname ile marka tescilinin kapsamı daha da geliştirilmiştir.
Her iki nizamnamenin de Fransa’da 1857 yılında çıkarılan “Fabrika ve Ticaret Markaları Kanunu”ndan esinlenilerek hazırlandığı görülmektedir. 1888 nizamnamesi, 3 Mart 1965 tarihinde kabul edilen 551 sayılı “Markalar Kanunu” ile yürürlükten kaldırılmıştır. Bu çerçevede, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e marka ve markalaşma kültürünün oluşma ve gelişme süreci aydınlatılacaktır. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e hangi markaların mevcut olduğu, markalaşmaya neden gereksinim duyulduğu, markalaşmanın hangi yıllar arasında ve hangi sektörlerde yoğunlaştığı gibi temel soruların cevapları bu projede aranacaktır. Bunların dışında tescil edilen markaların ne kadarının yerli ve ne kadarının yabancı sermayeye dayandığı projenin öncelikli soruları arasındadır. Ayrıca bahsi geçen markaların devlete ait kurumlar mı özel işletmeler mi olduğu ayrımı da proje ile ortaya konacaktır.
Türkiye’de markalaşmanın tarihi ve kurum tarihleriyle ilgili çeşitli çalışmalar olmasına rağmen bunlar kapsayıcı olmaktan uzaktır. Bu boşluğun doldurulması projenin literatüre yapacağı en temel katkılardan biridir. Bunun yanı sıra incelenen kayıtlardaki markaların hangi alanlarda faaliyet gösterdiği, yerli ya da yabancı sermaye yatırımı olup olmadığı, coğrafi anlamda nerelerde yoğunlaştığına yönelik sektörel analiz projeyi daha önce yapılan çalışmalardan ayıracaktır. Projenin bir diğer özgün tarafı da tarihe mal olmuş ticari kuruluşları tespit etmek, yaşayan markaların tarihsel kimliklerini ortaya çıkarmaktır. Yaşayan tarihi markaların şehirlerin günlük yaşamında işgal ettiği yerin anlaşılması ve her birinin bulunduğu şehrin tarihi kimliğinde oynadığı rolün gösterilmesi de proje hedeflerindendir. Böylece tarihi markaların önce şehir sonra ülke genelinde toplumsal, ekonomik ve kültürel hayata yaptığı etki de ortaya çıkarılmış olacaktır. Bu proje sayesinde, disiplinler arası alanda şehir tarihçileri, iktisat tarihçileri ve işletme tarihçilerinin yeni çalışmaları için bir zemin hazırlanmış olacaktır.
Projenin temel yöntemi yukarıda sözü edilen birincil kaynakların incelenmesi ve analiz edilerek markalaşma kültürüyle ilgili bütünsel bir yaklaşımın ortaya konulmasıdır. Bu doğrultuda, elde edilen verilerin grafik ve tablo gibi sayısal çıktılara dönüştürülmesi için gerekli olan analizler paket veri analiz programları ile gerçekleştirilecektir. Yine markaların logolarının incelenerek analiz edilebilmesi amacıyla görsel veri analiz programı Gephi kullanılacaktır. Kullanılacak olan tüm analiz teknikleri, projeye özgünlük katan diğer etkenler olarak da önem taşımaktadır.
Projenin hedeflediği kitap, makale, bildiri, tez ve web sayfası gibi çıktılarla markalaşma kültürünün gelişim tarihinin bilim dünyası ve ilgili çevrelerle paylaşılması düşünülmektedir. Böylece proje çıktıları literatürdeki mevcut boşluğu doldurarak önemli bir katkı sağlayacaktır. Elde edilecek sonuçlarla geçmiş aydınlatılacağı gibi yaşayan markaların tarihsel kimliklerine de ışık tutulacaktır.