Pandeminin resusitasyon pratiğine etkileri


PEKDEMİR M.

7th Eurasian Congress on Emergency Medicine, Antalya, Türkiye, 25 Kasım 2021, ss.121

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.121
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Tüm dünyayı etkisi altına alan ve insan hayatını değiştiren Covid-19 pandemisi resusitasyon uygulamalarında da bazı tereddütleri ve değişiklikleri ortaya çıkartmıştır. Bu konuda ortaya çıkan değişiklik önerileri şu şeklide özetlenebilir.

Covid-19 tanısı alan kişilerde kardiak arrest gerçekleşmesi veya kardiak arrest kurbanında Covid-19 şüphesinin bulunması durumunda kardiyopulmoner resusitasyon (KPR) uygulamaları

Temel yaşam desteğinde (TYD) normalden farklı olarak, solunum değerlendirilmesinde ağızın açılmaması ve yüzün hastanın ağız ve burnuna yaklaştırılmaması önerilir. Kurtarıcıların göğüs kompresyonu ve defibrilasyona başlamadan önce kurbanın ağız ve burnuna yüz maskesi veya havlu yerleştirmesi virüs yayılım riskini düşürebilir. KPR sonrası kurtarıcılar en kısa sürede ellerini su ve sabun ile yıkayıp, alkol bazlı dezenfektan ile dezenfeksiyonu sağlamalıdır. Lokal sağlık otoritesinin talimatlarına göre temas durumu değerlendirmesi ve tarama yapılmalıdır. TYD yapacak sağlık çalışanı Covid-19 riskini değerlendirmeli ve risk mevcut ise havadan dağılmaya karşı üst seviyede korunma sağlayan kişisel koruyucu ekipmanlarını (KKE) giyinmelidir. Eğitimli kurtarıcılar da covid-19’a karşı uyarılmalıdır.

İleri kardiak yaşam desteği: TYD uygulamasındaki önerilere ek olarak, hastane içi kardiak arrestlerde uygun KKE sağlanmadan KPR’ye başlamaktan kaçınılmalıdır. İleri Covid-19 hastalık durumunda (organ yetmezliği tablosu) resusitasyona başlanmamalıdır. KPR başlanması halinde, odada bulunan kişi sayısı sınırlanmalıdır. Hasta ventile edilirken viral filtreler kullanılmalıdır. Balon maske kullanım süresi kısaltılmalıdır. İleri havayolu için aşina olunan yöntem tercih edilmelidir. Uzamış KPR gereksinimi durumunda mekanik kompresyon cihazları tercih edilebilir. Self kontaminasyonun önüne geçilmelidir.

KPR uygulamaları ve hastalık geçişi

                Özellikle göğüs kompresyonu aerosolizasyon oluşturabilir. Göğüs kompresyonu yapılırken hastanın havayolunun kapalı olması önerilmektedir. Defibrilasyonun aerosolizasyon oluşturduğuna dair kanıt yoktur. Buna rağmen yapışkan pedler ile defibrilasyonun yapılması, hasta ve sağlık çalışanı arasında doğrudan teması azaltacaktır.

Kişisel koruyucu ekipmanlar

Aerosol oluşturucu işlemlerin yapılacağı her durumda kişisel koruyucu ekipmanlar kullanımı önerilmektedir. Damlacık temasına karşı minimum koruma: Eldiven, cerrahi maske, önlük ve göz/yüz koruyucu. Havadan dağılmaya karşı yukarıdakilere ek olarak N99/FFP3 (mevcut değilse N95/FFP2) maske kullanımı önerilir.