COVID-19 Salgını'nın çevresel ve iklimsel sonuçlarını düşünmek: Bir öngörü mü, yoksa distopya mı


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: NİSA ERSAN

Danışman: Örgen Uğurlu Ortaç

Özet:

COVID-19 Salgını, doğal mekanizmaların tahrip edildiğini gösteren bir sinyaldir. Dünya'nın en güncel sinyali olarak nitelendirilebilecek olan bu salgının çevreye pek çok etkisi vardır. Salgın öncesi ve süresince ortaya çıkan çevresel sorunların odağında ise insan nüfusu yer almaktadır. Küresel nüfusun 8 milyara dayandığı bir çevrede, sınırlı olan doğal kaynaklar üzerindeki baskı, modern toplumun inşası ardından dönüşen ve aşırı tüketen insan faaliyetleriyle iyice artmıştır. Bu baskı sonucu oluşan çevre kirliliği, aslında doğanın taşıma kapasitesinin aşılmasıyla meydana gelmektedir. İnsanın doğal çevreye her müdahale edişinde Dünya, kendi doğal sistemleri tarafından çeşitli tepkiler oluşturmaktadır. Çalışmada bu tepkiler iki antikor türü olarak ele alınmaktadır. Birincisi aşırı sıcaklıklar, kuraklıklar, orman yangınları, fırtınalar ve selleri kapsayan iklim krizi, diğeri ise salgınlardır. Dünya'nın kendi ekosistem hizmetlerini kısarak oluşturduğu bu antikorların çevresel etki ve sonuçlarının incelendiği çalışmada; asıl virüsün korona değil, insan nüfusu olduğu belirtilmektedir. Bu nedenle, çevresel etki boyutunun kavranabilmesi için insan faaliyetleri yakından incelenmektedir. Bunun sonucunda da iklim krizinin var olan durumu ortaya konmakta ve yeni pandemiler için karamsar bakış açısıyla bir çözüm önerisi sunulmaya çalışılmaktadır.