Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Kocaeli Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2018
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: ŞEFA HACİYEVA
Asıl Danışman (Eş Danışmanlı Tezler İçin): Kenan Acar
Özet:
Dil köklü bir ağaç gibidir. Seneler geçtikçe dallanır, budaklanır,
yapraklarını dökse de yeni yapraklar edinir, aynı dile dahil olan, eskiyen
kelimeler gibi. Bir ağacın yaprakları, dalları gibi dilin de söz varlığı, kelime
ve ses yapısı gelişir, onu oluşturan temel taşların yerini farklı unsurlar
alır. Söz varlığı bir halkı, bir ümmeti ayna gibi yansıtan, yaşadığı zorlukları
ve sıkıntıları, ilgi alanlarını, tarihsel olayları ve onların etkilerini,
psikolojik ve ruhsal durumlarını, kültür, gelenek görenek yapısını, sosyal
faaliyetlerini içinde barındıran hazine gibidir. Her hangi bir dönemi net ve
berrak bir şekilde kavramak ve anlamak için o dönemde kaleme alınan eserlere,
yayımlanan dergi ve gazetelere, daha eskilere gidersek taşlar üzerine kazınan
yazılara bakmak, onları incelemek yeterlidir. Bu sebepten yola çıkarak iki halk
arasındaki bağı, dönemin siyasi hadiselerini, kültür, dil, din, medeniyet
akrabalığını daha iyi anlamak ve araştırmak adına tezimizi XX. yüzyılda
Azerbaycan ve Türkiye`de önemli yere sahip olan Abdullah Şaik ve Mehmet Emin
Yurdakul`un şiirleri üzerinden araştırmayı doğru bulduk.
Her iki şair aynı dönemlerde Azerbaycan ve Türk halkının istiklal
savaşına şahit olmuş, bu mücadeleyi destekleyen, vatanına, milletine karşı
sevgilerini gösteren eserler yazmış, ellerindeki kalemi kılıç misali kullanarak
bu tarihsel mücadelenin edebiyat askerleri olmuşlardır. Mehmet Emin Yurdakul`un
şiirleri cephelerde marş gibi okunmuş, Abdullah Şaik`in şiirleri ise savaşın
derin yaralarını sarıp sarmalamıştır. Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra
şiirleri ile daha fazla ön plana çıkan Yurdakul`un aksine Abdullah Şaik,
Azerbaycan topraklarında Sovyet Devleti kurulduğu için vatan, millet kokan
şiirlerini saklamak, hatta yakmak zorunda kalmıştır. Tüm bu olaylara rağmen
Azerbaycan yeniden bağımsızlığını kazandıktan sonra Abdullah Şaik`in yarım
tanıtılan edebi kişiliği tüm yönleri ile gün yüzüne çıkmış, şairin milliyetçi,
vatansever tarafı daha fazla incelenmiş, o dönemin Yurdakul, Gökalp gibi Türk
şairleri ile iletişimi, onların şiirlerini kendi yazdığı ders kitaplarında
örnek olarak kullandığı gibi bilgilere ulaşılmıştır.
Tezimiz, XX yüzyıl Azerbaycan ve
Türkiye Türkçesinin Mehmet Emin Yurdakul, Abdullah Şaik`in şiirleri üzerinden
belli bir şablona tabi tutularak araştırmaya dayanır. Yukarıda belirttiğimiz
sebeplerle birlikte, ortak kader, ortak savaş, ortak yaralar ve benzer edebi
yaklaşımları,bizi bu iki şairi karşılaştırarak incelemeye yöneltmiştir.
Anahtar Kelimeler: Sözvarlığı
İncelemesi, Abdullah Şaik, Mehmet Emin Yurdakul