Psikiyatri Kliniklerinde Çalışan Hemşirelerde Vicdan Stresi ile Merhamet Yorgunluğu Arasındaki İlişkide Hastane Etik İkliminin Aracı Rolünün Değerlendirilmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Kocaeli Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Hemşirelik Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2025

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Ayşegül Delihasanoğlu

Danışman: Rahime Aydın Er

Özet:

Amaç: Psikiyatri klinikleri, hemşirelerin hastaların kırılganlıklarına doğrudan tanıklık ettikleri özel alanlardır. Bu ortamlarda hastaların iletişim güçlükleri, duygudurum dalgalanmaları ve karar verme kapasitelerindeki sınırlılıklar, etik ikilemleri daha karmaşık hâle getirirken hemşirelerde merhamet yorgunluğu riskini artırmaktadır. Bu tür zorlukların şiddeti ve yönetimi, algılanan kurumsal etik iklim ile ilişkilendirilmektedir. Bu tez çalışmasının amacı, Türkiye’de psikiyatri kliniklerinde görev yapan hemşirelerin vicdan stresi ve merhamet yorgunluğu düzeylerini belirlemek, bu iki değişken arasındaki ilişkiyi incelemek ve hastane etik ikliminin bu ilişkideki rolünü değerlendirmektir.

Yöntem: Bu kesitsel ve analitik tipteki araştırma, Ekim 2024-Şubat 2025 tarihleri arasında, farklı coğrafi bölgelerdeki hastanelerin psikiyatri kliniklerinde en az altı aydır çalışan 328 hemşireyle yürütülmüştür. Veriler, Kişisel Bilgi Formu, Vicdan Stresi Ölçeği, Merhamet Yorgunluğu Kısa Ölçeği ve Hastane Etik İklim Ölçeği kullanılarak yüz yüze ve çevrim içi anketler aracılığıyla toplanmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistiklerin yanı sıra, gruplar arası farkları belirlemek amacıyla Mann-Whitney U, Kruskal-Wallis H ve Dunn testleri; değişkenler arası ilişkileri incelemek için Spearman’s rho korelasyon analizi kullanılmıştır. Ayrıca yapısal modelin sınanmasında yol (path) analizi uygulanmış ve bu analizde Maximum Likelihood yöntemi uygulanmıştır.

Bulgular: Katılımcıların vicdan stresinin düşük, merhamet yorgunluğunun ise orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Hastane etik iklimine yönelik algılarının orta-yüksek düzeyde olumlu olduğu saptanmıştır. Vicdan stresi ile merhamet yorgunluğu arasında pozitif yönlü ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Buna karşın, etik iklim algısı ile hem vicdan stresi hem de merhamet yorgunluğu arasında negatif yönlü ve zayıf düzeyde anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Ayrıca, etik iklimin, vicdan stresi ile merhamet yorgunluğu arasındaki ilişkide düzenleyici (moderatör) bir rol üstlendiği görülmüştür. Bu bağlamda, etik iklimi daha olumlu algılayan hemşirelerde vicdan stresinin merhamet yorgunluğu üzerindeki etkisinin azaldığı ortaya konmuştur.

Sonuç: Çalışmanın bulguları, örgütsel etik iklimin yalnızca hemşirelerin etik algılarını şekillendirmekle kalmayıp, aynı zamanda vicdan stresi ve merhamet yorgunluğu gibi mesleki zorlanmalar üzerinde koruyucu bir rol üstlenebileceğini ortaya koymaktadır. Bu doğrultuda, etik değerlere dayalı güçlü bir kurum kültürü oluşturmak; psikiyatrik bakım ortamlarında hemşirelerin duygusal yükünü azaltmak, mesleki doyumlarını artırmak ve iyi oluşlarını desteklemek açısından öncelikli bir strateji olarak değerlendirilmelidir.

Anahtar Kelimeler: Psikiyatri hemşireliği, etik iklim, vicdan stresi, merhamet yorgunluğu, yapısal eşitlik modeli.