GEMİ ÇALIŞMA KOŞULLARININ PERSONEL ÜZERİNDEKİ ETKİSİNİN BULANIK ANALİTİK HİYERARŞİ SÜRECİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ


ŞAHİN Y., Özkan E., Kasap S. S., Merzifonluoğlu F.

International Marmara Sciences Congress (Spring 2020), Kocaeli, Türkiye, 19 - 20 Haziran 2020, ss.421-427

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Kocaeli
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.421-427
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Çoğunlukla yoğun, stresli ve zorlu çalışma şartlarına uzun süre maruz kalan kişilerde görülen ve yorgunluk hali, enerji düşüklüğü ve genel bir başarısızlık hissi gibi bir takım problemlerin ortaya çıkmasına neden olan psikolojik kökenli bir sorundur. Tükenmişlik, kişilerin mesleğin özgün anlamı ve amacından kopması, hizmet verdiği insanlarla ilgilenemez hale gelmesi ya da mesleki doyumsuzluk ve aşırı stresli ortama tepki olarak kişinin kendini işinden geri çekmesi şeklinde de açıklanabilmektedir. Bu çalışmanın amacı Türk Deniz Kuvvetlerinde askeri gemilerde çalışan farklı görevlerdeki gemi personelinin çalışma koşullarının incelenmesi ve gemi çalışma koşullarının çalışanlar üzerindeki olumsuz etkilerin araştırılmasıdır. Bu amaç doğrultusunda öncelikle çalışma koşullarının değerlendirilmesine yönelik kriterler tespit edilmiştir. Bu kapsamda mevcut çalışma koşullarına maruz kalan kişilerle görüşülerek ve mevcut literatürden yararlanarak ailevi, sosyal, çevresel ve kişisel olmak üzere 4 ana kriter ve her bir ana kriter için de açıklayıcı alt kriterler tespit edilmiştir. Daha sonra bu kriterler dikkate alınarak bir anket hazırlanmış ve çalışma kapsamında toplam 20 gemi personeline uygulanmıştır. Araştırmadaki verilerin değerlendirilmesinde literatürde yaygın olarak kullanılan Bulanık Analitik Hiyerarşi Süreci (BAHS) kullanılmıştır. Elde edilen analiz sonuçları, gemi personelinin içinde bulunduğu olumsuz şartlar dikkate alındığında tükenmişlik sendromunun ortaya çıkmasına neden olabilecek en etkili kriterler ile bu kriterlerin etki düzeylerini ortaya koymuştur. Ulaşılan sonuçlar mevcut koşullardan hangisinin iyileştirmeye açık olduğunu belirlemeye ve tedbir almaya yönelik katkılar sağlamıştır.