11. Ulusal Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetimi Kongresi, Kocaeli, Türkiye, 12 Mayıs 2022, cilt.1, sa.1, ss.13
Tehlikeli Yükleri oluşturan tehlikeli maddeler, lojistik sektöründe son dönemlerde önemi daha da
artan yüklerdir. İkinci dünya savaşından sonra Avrupa ülkelerinin yeniden sanayi üretimlerine devam
edebilmeleri aşamasında öncelikle ham madde daha sonrasında ise üretilen ürünler olarak tehlikeli
maddelere ihtiyaç hep artarak devam etmiştir. Tehlikeli maddeler birçok sektörde tercih edilmekte ve
yoğunlukla kullanılmaktadırlar. Ülkeler arası ticarette özellikle deniz yolu taşımacılığında payları her
geçen gün artmaktadır. Tehlikeli maddeler, lojistik sektöründe denizyolu, havayolu, demiryolu ve
karayolunda tehlikeli yük olarak taşınmakta ve taşıma alanında büyük riskler taşımaktadırlar.
Tehlikeli yükler ile ilgili taşıma kollarında birbiriyle bağlantılı yasal düzenlemeler bulunmakta olup,
tehlikeli yüklerin risklerinin azaltılarak daha güvenli taşımalar yapılması çalışılmaktadır. Lojistik
sektöründe yüklerin bir taşıma türünde diğerine geçiş yaparak taşınmaları sayesinde tüm taşıma
türleri birbirleriyle bağlantılı ve iç içedir. Bu taşıma türleri arasında en çok tehlikeli yük taşımalarını
yapmakta olan ise denizyolu taşımacılığıdır. Denizyolu taşımacılığı sahip olduğu bu büyük pay
nedeniyle geçmişten günümüze tehlikeli yükler ile ilgili düzenlemeler gerçekleştirmiştir. Bu
düzenlemeler başta gemiler ve limanlar olmak üzere bunlarla bağlı birçok taşımacılık alanını da
kapsamaktadır. IMO tarafından hazırlanan bu düzenlemeler 1961 yılından itibaren yapılmakta olup
üye olan ülkelerin ulusal mevzuatlarına göre uyarlanmakta ve uygulamaya alınmaktadırlar.
Ülkemizde de Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına bağlı Ulaştırma Hizmetleri Düzenleme Genel
Müdürlüğü Tehlikeli Yük Taşımacılığı Daire Başkanlığı bu uygulamaları düzenlemekte ve takip
etmektedir. Yapılan bu düzenlemeler kapsamında tehlikeli yükler konusunda eğitimler
düzenlenmekte ve yapılmaktadır. BU eğitimler başta Türk Loydu olmak üzere birçok kurum
tarafından verilmektedir. Genellikle özel kuruluşlar tarafından verilen bu eğitimler ile limanlarda ve
deniz işletmelerinde çalışan personeller eğitilmektedirler. Tehlikeli yük eğitimleri son dönemlerde
denizcilik eğitimi verilen okullarda da ders planlarına dahil edilmiştir. Önlisans ve lisans düzeyinde
verilen bu eğitimler ile denizcilik alanında çalışacak olan öğrenciler bu eğitimleri alarak sektörde çok
farklı paydaşlarda istihdam edilme fırsatı bulmaktadırlar. Bu çalışmada önlisans ve lisans seviyesinde
denizcilik eğitimi veren okulların tehlikeli yük eğitimlerine yer vermeleri, ders içerikleri ve ders
saatleri konusunda sektördeki uzmanlardan görüş alınarak bu eğitimlerin ağırlıkları ortaya
çıkarılmıştır. Elde edilen veriler ve uzman görüşleriyle ülkemizde denizcilik alanında eğitim veren
denizcilik okullarındaki tehlikeli yük eğitimlerinin daha da iyileştirilmesi ve geliştirilmesi konusunda
görüşler elde edilmiştir.