Gre Fılla: Yukarı Dicle Havzası’nda Ambar Çayı Kenarına Kurulmuş Bir Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem Yerleşimi


ÖKSE A. T.

Arkeoloji ve Sanat, cilt.169, sa.169, ss.25-46, 2022 (Hakemli Dergi) identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 169 Sayı: 169
  • Basım Tarihi: 2022
  • Dergi Adı: Arkeoloji ve Sanat
  • Sayfa Sayıları: ss.25-46
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Ambar Barajı projesi kapsamında Gre Fılla’da yürütülen kurtarma kazılarıyla, Yukarı Dicle Vadisi'ne akan çayların oluşturduğu alüvyon ovasının kuzey kenarında yer alan Çanak Çömleksiz Neolitik Dönem yerleşimi açığa çıkmıştır. Kalibre edilmiş tarihlere göre ilk yerleşim anatoprak üzerine MÖ 9300 civarında kurulmuştur. Çanak Çömleksiz Neolitik A evresine tarihlenen çukur yapılar yuvarlak ve oval planlıdır. Bu evrenin geç yerleşim tabakaları sel dolgularıyla tahrip olmuştur. Üst tabakalarda yüzey üzerine inşa edilmiş köşeleri yuvarlatılmış dörtgen planlı yapıların duvarları dal örgü tekni- ğiyle, çamur sıvalı yapılmıştır. Bazı yapıların tabanları altında basit toprak gömütler açığa çıkmıştır. Sel dolguları üzerine inşa edilen Çanak Çömleksiz Neolitik B yerleşimi, içlerinde ahşap çatıyı taşıyan dörder taş örgü paye bulunan köşeleri yuvarlatılmış çukur yapılarla karakterize olmuştur. Bu yapıların her tabakası bilinçli olarak taş, kerpiç molozu, hayvan kemikleri, figürinler, sürtmetaş ve yontma- taş buluntular içeren dolgu ile gömülmüştür. Çukur yapıların içinde ele geçen buluntular, bunların ritüel amaçlı ortak kullanıldığına işaret etmektedir. Çukur yapıları çevreleyen dörtgen planlı yapılar, içlerinde ele geçen in situ ocak, öğütme taşı, havan, havaneli v.s. buluntulara göre, konut olarak kullanılmıştır. Bu yapıların çoğu hücre planlı ve geniş mekânlı planlara sahip olup, payandalı yapılar ve az sayıda ızgara planı andıran biçimler de bulunmaktadır. Bunlar 5-14 yapı katından oluşan zemi- nüstü yapılardır ve yeni yapılar doğrudan öncekinin üzerine inşa edilmiştir. Her iki yapı tipi de MÖ 9. binyıl boyunca eşzamanlı olarak kullanılmıştır. MÖ 8. binyılın ilk yüzyılları boyunca çukur yapıların kullanımı sona ermiş, ancak, üzerlerine herhangi bir yapı inşa edilmemiştir. Buna göre çukur yapıların bulunduğu alanlar, boyutları daha büyümüş dörtgen konutlar arasında açık alanlar olarak kullanılmış görünmektedir.
Abstract Salvage excavations at Gre Fılla, carried out within the Ambar Dam project brought out a Pre-Pottery Neolithic (PPN) settlement, located on the northern border of the alluvial plain formed by the tributar- ies of the Upper Tigris valley. The settlement was established on the virgin soil in ca. 9300 cal. BC. The rounded and oval pit houses are dated to the PPNA. The settlement was disturbed by several floods in dhe later phase of PPNA. The upper levels bear quadrangular oversurface dwellings with rounded corners and wattle-and-daub superstructures. Under the floors of some houses, simple earth burials have been uncovered. The PPNB settlement resting on flood deposits is marked by oval subterranean structures with accentuated corners, each equipped with four stone piers carrying the wooden roof. Each level of these structures was intentionally filled with stone and mudbrick debris including ani- mal bones, figurines, ground stone and chipped stone artefacts. The inventory of all subterranean structures point to a function concerning collective use for ritual purposes. Quadrangular buildings surrounding each subterranean structure seem to have been used as dwellings, according to the in situ inventory including hearths, several girinding stones, mortars, pestles, etc. These are mostly cell-planned and large-room buildings, buttressed buildings, and a few quasi grill-planned buildings. These are oversurface buildings with 5–14 re-building levels, established directly on the preceeding buildings. Both structure types were used simultaneously throughout the 9th millennium BC. During the early centuries of the 8th millennium BC, the subterranean structures were out of use; however, no buildings were established on their places, indicating the use of open places among larger quad- rangular dwellings.