Uluslararası İnsan ve Sanat Araştırmaları Dergisi, vol.7, no.1, pp.13-25, 2022 (Scopus)
Özet
Günümüz dünyasında küreselleşme üzerinden oluşan algısal anlamda sınırların kalktığı ortamlar
deneyimlenirken öte yandan kabile topluluklardan kalabalık toplumlara kadar geniş bir ölçekte mevcut çevre
ile kurulan bağın klasik temsilleri ile halen karşılaşılmaktadır. Ancak bu dünyanın yeni yapılı çevresini küresel
dil ya da geleneğe öykünmenin yanlış ve yadırgatıcı yorumları şekillendirmektedir.
Kültürel miras olarak arkeolojik alanların kentle ilişkisine bakıldığında ise aralarında eşik olarak tabir
edilen geçiş bölgelerinin nasıl olmaları gerektiği ile ilgili planlama yaklaşımları üzerine açık bir yaptırım yaygın
değildir. Arkeolojik değerlerin kent yaşamıyla bütünleşmesi için çevrelerinde gelişen kent planlarının ve çevre
düzenlerinin bağlamsal bir veri olarak değerlendirilmesi bir gereklilik olarak görülmektedir. Çok disiplinli bir
çalışma gerektiren bu bağlamsal verinin değerlendirilmesi kentsel belleğin sürekliliği ve tarihsel katmanların
kolektif hafızadaki yerini güçlendirmek adına önemlidir.
Türkiye’deki genel koruma yaklaşımı özelinde uygulama alanlarına bakıldığında bu bağlamın karşılık
bulamadığı genel olarak gözlemlenmektedir. Bu alanlara uyan yerlerden biri Antalya sınırları içerisinde
bulunan Antik Perge Kenti’dir. Antik kentin koruması ile ilgili çalışmalar ileri düzeyde sayılabilir. Ancak Antik
Perge Kenti’ne yaklaşırken ve çevresinde mekansal anlamda algısal ve deneyimsel olarak negatif bir ortamla
karşılaşılmaktadır. Bu durum arkeolojik alanların korunmasının yanında çevrelerinin tasarımcı için nasıl bir
mekansal bağlama dönüşeceği sorusunu da ortaya koymaktadır. Bu alanları ve mekanları en çok şekillendiren
öğe arkeolojik alanın kendisinden çok kentin baskısı olmaktadır. Ülke çapındaki birçok örnekte olduğu gibi bu
baskı Antik Perge Kenti için de açıkça söylenebilir. Makale bu ilişki biçimini analiz etmek ve tartışmaya açmak
için Antalya kentsel yerleşim alanları ve Antik Perge yerleşimi arasında kalan eşiği irdelenmektedir. Buradan
hareketle kültürel miras olarak tarihi dokunun çevresinin örgütlenme biçimlerindeki yaklaşımlar araştırılarak
mevcut durumun analizi doğrultusunda eşik fikri tartışmaya açılmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Eşik, Tarihsel bağlam, Kültürel miras