ulum, vol.1, no.2, pp.245-258, 2018 (Peer-Reviewed Journal)
This article deals with the influence of the “73 sects ?adith,” which states that Muslims will be separated into 73 sects, when Jews had 71 and Christians had 72 sects, and that only one of them will be saved whereas the others will go to Hell, on, particularly, Islamic heresiographical works written to examine and classify theological sects and their beliefs in the Islamic community from the beginning. This ?adith has had a crucial and decisive role in those works’ form and way to study the sects as well as their authors’ perception of their own sect and the other sects.
Studying the influence, not the authenticity, of the 73 sects ?adith, the article first mentions the famous narration of the ?adith, noting other different narrative versions; then points out some questions that would be arisen in one’s mind about the implication of the ?adith. The article mainly discusses the attitudes of Muslim heresiographers towards 73 sects ?adith and describes by placing them in main three categories: ‘Those who consider the 73 sects ?adith authentic,’ ‘Those who do not consider the 73 sects ?adith authentic,’ and ‘Those whodo not take notice of the 73 sects ?adith.’ Considering the ?adith authentic, most of heresiographers have different views about the meaning of the number 73 mentioned in the ?adith. Some thinks that the number is for a fact and, accordingly, divides the sects to reach up 73 with different formulas and some are of the opinion that the number is a metaphor and a mere allusion on abundance as a common usage in the Arabic language and, accordingly, do not limit the number of the sects to 73.
The article ends up with a discussion of the problems of the consideration of the 73 sects ?adith a measure for studying and classifying theological groups.
Bu makale, Yahudîler’in 71, Hıristiyanlar’ın 72, Müslümanlar’ın 73 fırkaya ayrılacağını ve bu fırkalardan yalnızca birinin kurtulup, diğerlerinin Cehennem’e gideceğini haber veren “73 fırka hadisi”nin özellikle İslam tarihi boyunca ortaya çıkan siyasî-itikadî fırkaları ve görüşlerini tasnif etmek üzere kaleme alınan fırak eserleri üzerindeki etkisini incelemektedir. Bu hadis, fırak eserlerinin gerek biçim gerekse de mezhepleri ele alış tarzında belirleyici olmuş; fırak yazarlarının kendi mensup olduğu fırkaya ve diğer fırkalara bakışına etkide bulunmuştur.
73 fırka hadisinin sıhhat durumuna dair bir soruşturmaya girmeyerek etkisini araştıran bu makale, öncelikle hadisin meşhur rivayet formunu nakletmekte; hadisin metni üzerinde düşünüldüğünde akla gelebilen birtakım problemli meselelere dikkat çekmektedir. Daha sonra 73 fırka hadisi karşısında fırak yazarlarının takındığı belli başlı üç tavra işaret etmekte ve bunları ‘73 fırka hadisini sahih kabul edenler’, ’73 fırka hadisini sahih görmeyenler’ ve ‘73 fırka hadisini dikkate almayanlar’ şeklinde gruplandırıp örnekler üzerinden incelemektedir. Fırak yazarlarının çoğu hadisi sahih kabul etmekte, fakat hadiste geçen 73 rakamının ne anlam ifade ettiği noktasında farklılaşmaktadır. Bir kısım müellif rakamı hakiki bir sayı olarak alıp fırkaların sayısını 73’e tamamlamaya gayret ederken bir kısmı rakamın Arap dilinde kesretten kinaye anlamında kullanıldığına işaret ederek fırkaların sayısını 73 ile sınırlandırmamıştır.
Makale, fırkaların tasnifinde 73 fırka hadisinin bir ölçüt olarak alınmasının doğurduğu sıkıntılara işaret edip birtakım öneriler sunarak son bulmaktadır.
Bu makale, Yahudîler’in 71, Hıristiyanlar’ın 72, Müslümanlar’ın 73 fırkaya ayrılacağını ve bu fırkalardan yalnızca birinin kurtulup, diğerlerinin Cehennem’e gideceğini haber veren “73 fırka hadisi”nin özellikle İslam tarihi boyunca ortaya çıkan siyasî-itikadî fırkaları ve görüşlerini tasnif etmek üzere kaleme alınan fırak eserleri üzerindeki etkisini incelemektedir. Bu hadis, fırak eserlerinin gerek biçim gerekse de mezhepleri ele alış tarzında belirleyici olmuş; fırak yazarlarının kendi mensup olduğu fırkaya ve diğer fırkalara bakışına etkide bulunmuştur.
73 fırka hadisinin sıhhat durumuna dair bir soruşturmaya girmeyerek etkisini araştıran bu makale, öncelikle hadisin meşhur rivayet formunu nakletmekte; hadisin metni üzerinde düşünüldüğünde akla gelebilen birtakım problemli meselelere dikkat çekmektedir. Daha sonra 73 fırka hadisi karşısında fırak yazarlarının takındığı belli başlı üç tavra işaret etmekte ve bunları ‘73 fırka hadisini sahih kabul edenler’, ’73 fırka hadisini sahih görmeyenler’ ve ‘73 fırka hadisini dikkate almayanlar’ şeklinde gruplandırıp örnekler üzerinden incelemektedir. Fırak yazarlarının çoğu hadisi sahih kabul etmekte, fakat hadiste geçen 73 rakamının ne anlam ifade ettiği noktasında farklılaşmaktadır. Bir kısım müellif rakamı hakiki bir sayı olarak alıp fırkaların sayısını 73’e tamamlamaya gayret ederken bir kısmı rakamın Arap dilinde kesretten kinaye anlamında kullanıldığına işaret ederek fırkaların sayısını 73 ile sınırlandırmamıştır.
Makale, fırkaların tasnifinde 73 fırka hadisinin bir ölçüt olarak alınmasının doğurduğu sıkıntılara işaret edip birtakım öneriler sunarak son bulmaktadır.