Retrospective Evaluation of Oral Squamous Cell Carcinoma Staging Outcomes


Creative Commons License

Kuran A., Seki U., Yaprak Bayrak B., Öztürk M., Sinanoğlu E. A.

Selcuk Dental Journal, cilt.11, sa.2, ss.182-186, 2024 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 11 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2024
  • Doi Numarası: 10.15311/selcukdentj.1384718
  • Dergi Adı: Selcuk Dental Journal
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.182-186
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç:
Oral kavitede görülen malign tümörlerin %85-95’i, oral mukozayı döşeyen skuamöz epitelden köken almaktadır. Oral skuamöz hücreli karsinom (OSHK) genellikle ileri evrelerde teşhis edildiği için çeşitli komplikasyonlara ve yüksek mortalite oranına sahip olan bir kanser türüdür. TNM evrelendirmesi malign tümörlerin prognozunu değerlendirmek amacıyla en sık kullanılan sistemlerden biridir. Bu çalışmada histopatolojik olarak OSHK tanısı konulmuş olguların TNM evrelenmesi için gerekli bulgular retrospektif olarak değerlendirilmiştir.

Gereç ve Yöntemler:
2018-2023 yılları arasında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalında incelenmiş ve OSHK tanısı almış olgular retrospektif olarak değerlendirilmiştir. OSHK olgularının TNM evrelenmesi için lezyon boyutu, tümör invazyon derinliği, metastaz varlığı, lenf nodu tutulumu ve boyutu değerlendirilmiştir. Ayrıca hastaların demografik bilgileri, tümör lokalizasyonu ve diferansiyasyon derecesinin TNM evrelenmesiyle ilişkisi değerlendirilmiştir.

Bulgular:
Bu çalışmada 15 erkek ve 18 kadın olmak üzere 33 OSHK olgusu retrospektif olarak değerlendirilmiştir. İyi diferansiyasyon gözlenen 16 olguda tümör boyutu ortalama 2,4 cm, orta derece diferansiyasyon gözlenen 17 olguda ise 3,3 cm olarak bulunmuştur. İyi diferansiye olgular en sık dil tutulumu gösterirken, orta derece diferansiye olgularda dil dışında gingiva, retromolar bölge ve bukkal mukozada da tutulum saptanmıştır. Orta derece diferansiye 4 olguda lenf nodu tutulumu mevcuttur. Hiçbir olguda metastaz saptanmamıştır.

Sonuçlar:
Oral kavitedeki tümörlerin boyutu 2 cm’den küçük olduğunda (T1) BT veya MR gibi görüntüleme yöntemleriyle tespit edilemez. Boyutu 2 cm’den büyük olduğunda (T2 ve üstü) çevre dokulara invazyon ve metastaz yapma olasılığı artar. Bu yüzden diş hekimleri prekanseröz lezyonları tanımalı ve özellikle ileri yaşlardaki hastalarda ülsere/eroziv lezyonlara dikkat etmelidir.



ABSTRACT

Background: Between 85-95% of m alignant t umors i n t he o ral c avity

originate from squamous epithelium lining the oral mucosa. Oral squamous

cell carcinoma (OSCC) is a type of cancer with various complications and a

high mortality rate because it is usually diagnosed at advanced stages. TNM

most c ommonly u sed systems t o e valuate t he p rognosis of malignant

tumors. In this study, the findings required for TNM staging of patients with

histopathologically diagnosed OSCC were evaluated retrospectively.

Methods: We retrospectively evaluated the patients who were examined in

Kocaeli University Faculty of Medicine, Department of Pathology between

2018 and 2023 and diagnosed with OSCC. For TNM staging of OSCC cases,

lesion size, depth of tumor invasion, presence of metastasis, lymph node

involvement and size were evaluated. In addition, demographic data,

tumor localization and differentiation grade were evaluated in relation to

TNM staging.

Results: In this study, 33 OSCC cases were retrospectively evaluated. Mean

tumor size was 2.4 cm in 16 cases with good-differentiation and 3.3 cm in

17 cases with moderate-differentiation. While good-differentiated cases

most commonly involved the tongue, moderately differentiated cases

involved the gingiva. Lymph node involvement was present in 4 moderately

differentiated cases. Metastasis was not detected in any case.

Conclusion: When the size of tumors in the oral cavity is less than 2 cm

(T1), they cannot be detected by CT or MR. When the size is larger than 2

cm (T2 and above), the possibility of invasion and metastasis to surrounding

tissues increases. Therefore, dentists should pay attention to

ulcerated/erosive lesions.