Buselik, Dügâh, Hümâyun ve Hisar Makamlarının Karar Hareketinde (Nim) Zirgûle Perdesinin Kullanılmaya Başlandığı Dönemin Belirlenmesi Üzerine Bir Araştırma


Karakaya O., Yılmaz B.

Çevrimiçi Müzik Bilimleri Dergisi, cilt.5, sa.2, ss.157-184, 2020 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 5 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2020
  • Dergi Adı: Çevrimiçi Müzik Bilimleri Dergisi
  • Sayfa Sayıları: ss.157-184
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Türk Makam Müziği ses sisteminin temelinin 13.yüzyılda ortaya çıkan ve Sistemci Okul olarak da adlandırılan sisteme dayandığı bilinmektedir. Safiyyüddin Abdülmümin Urmevî tarafından temeli atılan bu sistemin 15.yüzyılda Abdülkâdir Merâgî tarafından geliştirildiği ve Merâgî’nin özellikle müzik nazariyatına dair kaleme aldığı Câmîü’l-Elhân ve Makâsıdü’l-Elhân adlı elyazmaları ile 15.yüzyıl Anadolu nazariyatçılarına kaynak teşkil ettiği kabul edilmektedir. 15.yüzyıl nazariyatçılarından / teorisyenlerinden Yusuf Kırşehrî, Hızır bin Abdullah, Bedr-i Dilşâd, Lâdikli Mehmet Çelebi’nin el yazmalarından, makamların seyir özelliklerine dair ilk bilgiler alınabilmektedir. Bununla birlikte, 17.yüzyıl ortalarında Ali Ufkî Bey tarafından kaleme alınan ‘Hâzâ Mecmuâ-i Sâz ü Söz’, Osmanlı / Türk Makam Müziği saz / söz eserlerini form çeşitliliği bakımından geniş bir yelpazede içine alan ve çok sayıda eseri bünyesinde barındıran el yazması olarak büyük öneme sahiptir. Bu mecmuâdan önce bu kapsamda başka bir nota örneği olmaması nedeniyle 17.yüzyıl öncesine dair seyir özellikleri konusunda edvârlardaki sınırlı bilgiler ile yetinilmek zorunda kalınmaktadır. Buna karşın, 17.yüzyıl ve sonraki yüzyıllar içinde kaleme alınan gerek edvârlar gerekse çeşitli nota yazım sistemleri ile kayıt altına alınmış saz / söz eseri notaları üzerinde yapılan incelemeler ile makamsal seyir özelliği ayrıntılı biçimde ortaya çıkarılabilmektedir. Makamların, yüzyıllara göre az ya da çok değişime uğradığı da bilinmektedir. Özellikle Sultan III. Selîm Han dönemi ile birlikte Osmanlı / Türk Makam Müziğinin büyük bir gelişim dönemi yaşadığı söylenebilir. Bu dönemde bazı makamlar, seyir, geçki ve karar ediş biçimi bakımından önceki yüzyıllara göre farklılıkların olduğu bir yüzyıl olarak ortaya çıkmaktadır. Bu araştırma ile, özellikle Dügâh perdesinde karar eden makamlardan Bûselik, Hümâyun, Dügâh ve Hisar makamlarının 17.ve 18.yüzyıl saz / söz eserleri ile el yazmalarında belirtilen makam seyir özelliklerinden yola çıkarak Zirgûle ve/veya Nim Zirgûle perdesinin yeden olarak kullanılmaya başlandığı dönemin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaç doğrultusunda Tarama modeli ile yazılı kaynaklarda bulunan gerek yazılı makam seyir özellikleri gerekse saz / söz eseri nota örnekleri incelenmiş ve makamların hangi yüzyılda değişime uğradığı konusunda bir yargıya varılabilmiştir. Bu araştırmanın sonucunda, 17.yüzyılda Bûselik Makamı’nın gerek seyir içinde gerekse tam karar aşamasında Zirgûle perdesini kullanmadığı, Kantemiroğlu dönemi ile birlikte Bûselik seyir içinde Zirgûle perdesine yer verildiği fakat tam kararın yedensiz biçimde gerçekleştirildiği, 1750 – 1775 dönemi ile birlikte Bûselik seyir içinde Zirgûle perdesine yer verildiği ve tam kararın genel olarak yedensiz yapıldığı, ayrıca, yeden olarak Zirgûle perdesinin ilk örneklerinin kullanılmaya başlandığı, Dügâh ve Hümâyun Makamlarının 1750 – 1850 dönemi ile birlikte yeden olarak Zirgûle perdesini kullanmaya başladığı, 1750 - 1770 döneminde Zirgûle perdesinin Hisar Makamı’nda da uygulandığı sonuçlarına ulaşılmıştır.