Ensar Yayınları, İstanbul, 2023
Türk tarihinin mihveri konumunda olan Maveraünnehir,
günümüze kadar üzerinde onlarca devlete ev sahipliği yapan stratejik bir
özelliğe sahip olmuştur. Bu özelliğinden hareketle bölgenin 16. asra kadarki
tarihine baktığımızda, genel itibarıyla, bölge üzerinde inşa ve imar ile şöhret
bulan Karahanlılar, Gazneliler, Selçuklular, Hârizmşahlar ve Timurlular; imha
ve istila ile şöhret bulan Karahıtaylar ve Moğollar hâkimiyet kurmuşlardır. 16.
asır itibarıyla de kökeni Cengiz Han’a dayanan ve Özbekler olarak nitelenen
Şeybânîler bölgede hükümran olmuştur. Şeybânîler Altın Orda Cuci (Coçi)
ulusunun Özbek adını alan Türk-Moğol boylarının bir kısmının Cuci’nin beşinci
oğlu Şîbân soyundan olan Ebu’l-Hayr Han liderliğinde 16. asrın sonlarında
bölgeye gelerek buradaki Timurlu idaresine son verme girişimleri ile gün yüzüne
çıkmış, Muhammed Şeybânî Han ile de bölgenin hâkim yeni siyasal aktörü haline
gelmiştir. O kadar ki Şeybânîler, yaklaşık bir asır Maveraünnehir, Hârizm,
Fergana ve çevresinde hüküm sürmüştür. Ancak Şeybânîler hüküm sürdükleri süre
zarfında dünya tarihsel dönüşümlerin yoğunluğunu artırdığı kritik bir eşikte Maveraünnehir’de
devraldıkları Timurlu mirasını istenilen şekilde sürdüremedikleri gibi içte Şeybânî
sultanları arasında yıllar süren rekabet ve çekişmeler ve dışta Safevîler ve Bâbürlüler
ile giriştikleri yoğun siyasî ve askerî mücadeleler sebebiyle bölgenin parçalanmasının
önüne geçememişlerdir. Bu kitap okuyucuya Şeybânîlerin bir asırlık
hakimiyetlerinin bütünlüklü bir fotoğrafını çekmektedir.