The Legitimacy of Aesthetic Surgery In Islamic Law: A Normative And Jurisprudential Assessment


Creative Commons License

Okur H.

IIUM LAW JOURNAL, cilt.33, sa.2, ss.395-424, 2025 (Scopus)

Özet

Bu makale, estetik cerrahinin İslâm hukuku açısından hükmünü, söz konusu işlemleri gerçekleştirilmelerine yol açan temel saiklere göre sınıflandırarak incelemektedir. Çalışmanın amacı, bu müdahalelerin hangi şartlar altında meşru veya gayrimeşru kabul edildiğini fıkhî ilkeler ışığında ortaya koymaktır. Klasik hukuk kaynakları ile çağdaş fetvaların niteliksel ve normatif bir analizine dayanan araştırma, zaruret, hâcet, emanet ve fıtrat gibi kavramların estetik cerrahiye ilişkin hükmün belirlenmesinde nasıl bir rol oynadığını ele almaktadır. Bulgular, doğuştan gelen anomalilerin tedavi edilmesi, travma sonucu oluşan deformasyonların onarılması veya ciddi psikolojik sıkıntının giderilmesine yönelik müdahalelerin genel olarak câiz görüldüğünü; zira bu tür işlemlerin canın ve sağlığın korunması gibi temel maksatlarla uyumlu olduğunu göstermektedir. Buna karşılık, yalnızca güzellik arzusuyla, herhangi bir tedavî edici gerekçe olmaksızın yapılan operasyonlar, gereksiz beden müdahalesi niteliği taşımaları sebebiyle çoğunlukla yasaklanmaktadır. Makale, İslâm’ın bütün estetik müdahalelere karşı olmadığı; ancak amaç, zaruret ve fayda-zarar dengesi temelinde açık etik sınırlar çizdiği sonucuna varmaktadır. Bu çerçevede, estetik cerrahi ancak gerçek bir tedavî fonksiyonunu yerine getirdiğinde ve İslâm hukukunun belirlediği ahlâkî çerçeveyi ihlâl etmediğinde kabul edilebilir.

This article examines the permissibility of aesthetic surgery in Islamic law by categorising such procedures based on their underlying motivation: necessity, medical or psychological need, and/or pure beautification. The objective is to clarify the conditions under which these operations are deemed lawful or prohibited in light of Islamic jurisprudential principles. Using a qualitative, normative analysis of classical legal sources and contemporary fatwas, the study explores how concepts such as darurat (necessity), hajah (need), amanah (trust), and fitrah (natural form) shape the legal assessment. The findings show that operations intended to treat congenital anomalies, reconstruct damage caused by trauma, or alleviate significant psychological distress are generally permitted, as they fall under the objectives of preserving life and health. In contrast, procedures performed solely for the pursuit of beauty without any therapeutic justification are usually prohibited due to their association with unnecessary bodily modification. The paper concludes that while Islam does not oppose all forms of aesthetic intervention, it draws clear ethical boundaries based on purpose, necessity, and harm-benefit balance. Thus, aesthetic surgery is acceptable only when it fulfils a genuine therapeutic function and does not compromise the moral framework set by Islamic law.