Tıp Fakültesi Öğrencilerinin Covid-19 Pandemisi Anksiyete Düzeylerine Bir Bakış


Daylan Koçkaya P.

UTEK 2022, Samsun, Türkiye, 19 - 22 Mayıs 2022, ss.211

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Samsun
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.211
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Giriş: COVİD-19 pandemisi küresel çapta sağlık sistemlerinin sınırlarını zorlamış, sağlık alanının yanı sıra eğitimi de oldukça olumsuz etkilemiştir. Pandemi, Yüksek Öğretim Kurumunu hızlı ve kritik kararlar vermeye zorlamış, yaşanan süreç tıp eğitimindeki geleneksel uygulamaların yerlerinin uzaktan eğitime bırakılmasına neden olmuştur. Tıp eğitimi global olarak ilk defa tam zamanlı uzaktan eğitim ile sürdürülmek zorunda kalmış öğrenciler fakültelerinden uzakta pratik uygulamaların yapılamadığı bir eğitim döneminden geçmiştir. Salgınların küresel ruh sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri bilinmektedir. Pandeminin ruh sağlığını etkileme potansiyeli, uzun süreli karantina süresi depresyon, anksiyete, uykusuzluk, sinirlilik ve travma sonrası stres semptomlarının yaygınlığını artırabileceğinden halk sağlığı açısından önemlidir. Önümüzdeki yıllarda karşılaşılması muhtemel pandemilerde tıp eğitimi süreçlerine hazırlanmak için geleceğin hekimlerinin pandemiden nasıl etkilendiklerinin bilinmesi önemlidir. Amaç: Bu çalışmada pandeminin tıp öğrencilerinin anksiyete düzeylerine olan etkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Etik kurul onayı alınan ve 2020 mayıs ayında gerçekleştirilen çalışmaya Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Dönem 1,2,3,4 ve 5 öğrencileri katılmıştır. Uzaktan eğitim merkezi kullanılarak çevrim içi gerçekleştirilen ankette Koronavirüs Anksiyete Ölçeği (KAÖ), demografik bilgiler ve 5’li likert tipi 7 soru bulunmaktadır. Anketlerin analizinde “kesinlikle katılıyorum” ifadeleri “katılıyorum” ifadelerine; “kesinlikle katılmıyorum” ifadeleri “katılmıyorum” ifadelerine dâhil edilmiştir. Öğrencilerin koronavirüse bağlı anksiyete düzeyleri incelenirken ölçeği geliştiren araştırmacının ‘risk altındaki veya anksiyeteli grupları tararken ≥9’luk kesme puanını sabit tutulması’ ile ilgili önerisi dikkate alınmıştır. Tıp öğrencilerinin normalde eğitimlerini sürdürdükleri hastane ortamlarının salgında öğrenciler ve sağlıkçılar için için riskli alanlar olduğu düşünülerek kesme değeri ≥9 puan olarak belirlenmiştir. Bu ölçeklendirme biçimi DSM-5’in kesişen belirti ölçeği ile tutarlıdır. KAÖ toplam puanı ≥ 9, olması koronavirüs ile ilişkili işlevsiz anksiyeteyi göstermektedir. Bulgular: Çalışmaya %51’i kadın, %49’u erkek 1273 öğrenci katılmıştır. Öğrencilerin %21.7’sinin KAÖ toplam puanı ≥9’dur. Bu öğrencilerin % 60.4’i kadın olup bu fark anlamlıdır. Pandemi sırasında henüz tıbbi derslerle tanışmamış 1. Dönem öğrencilerinin %86.1’inin KAÖ toplam puanı <8dir. Dönemler ilerledikçe D2:%28,5, D3: %18,14, D4:%29,1, D5:%18.4 olarak ≥9 ölçek puanlarının izlendiği görülmüştür. Öğrencilerin %81.1’i okuldan ayrı olmanın eğitim süreçlerini olumsuz etkilediğini düşünmektedir. Bu oran KAÖ ≥9 olan öğrencilerde %90, <8 olan öğrencilerde ise %78.9 olup iki değişken arasında Pearson Ki-Kare analizine göre anlamlı fark vardır (p<0,00). Ailesinin sağlığı konusunda endişe edenler ile KAÖ puanı arasında pozitif yönde anlamlı ilişki izlenmiştir. %19.9 öğrencinin ailesinde covid olgusu saptanmıştır. KAÖ puanı ≥9 puan öğrencilerde bu oran %37.3, <8 olan öğrencilerde ise %14.5 olup aralarında fark anlamlıdır. Ailesinde covid olanlarda anksiyete düzeyinin arttığı düşünülmüştür. Pandemi sürecinde öğrencilerin %31’i seçtikleri meslek konusunda endişe duymuştur. Mesleğinden endişe duyma oranı KAÖ ≥9 puan alan öğrencilerde %46, <8 olan öğrencilerde ise %27’dir. Bu verilerin arasında Pearson Ki-Kare nalizine göre anlamlı fark vardır. Pandemi sonrasında hedefledikleri uzmanlık dalını değiştirmeyi istemeyenlerin oranı %67.6’dır. Değiştirmeyi isteyenlerin %17.65’i KAÖ ≥9 puan üzerindeki öğrencilerden, %8.65’i <8 olan öğrencilerden olup aralarındaki fark anlamlıdır. Sonuç: Pandemi sürecinde öğrencilerin %21,7’si disfonksiyonel anksiyete bulgularıyla karşılaşmış eğitim ortamından uzakta kalmaları, ailelerinde vakaların bulunması anksiyete düzeylerini arttırmıştır. Anksiyete yaşayan öğrenciler eğitim gördükleri meslek dalını sorgulamış, uzmanlık dalı ile ilgili değişiklik düşünmüştür. Bu veriler ışığında fakültemizde psikososyal rehberlik ve danışmanlık birimi kurulmuş, uzaktan eğitim boyunca çevrim içi görüşmeler yapılmış, akademik danışmanlık yeniden yapılandırılmış, psikiyatri anabilim dalı çeşitli grup etkinlikleri gerçekleştirmiştir.