Sputnik sonrası Amerikan eğitim reformlarının değerlendirilmesi


Kazez H., Durdu L., Göktaş Y.

11th International Computer and Instructional Technologies Symposium, Malatya, Türkiye, 24 - 26 Mayıs 2017, cilt.11, ss.760-761

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 11
  • Basıldığı Şehir: Malatya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.760-761
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Sovyet Rusya’nın 4 Ekim 1957’de ilk insan yapımı uyduyu Ay’a göndermesi ile Amerika ile Rusya arasında tırmanan soğuk savaş; eğitim reformları, politik ve ekonomik değişimler olarak kendini göstermiştir. Dönemin başkanı Eisenhower ile 1958?de başlayan eğitim reformları, Amerika’nın bu bilimsel yarışta eksiklerini kapatarak öne geçmesini sağlamak üzere başlatılmıştır. Özellikle fen, matematik, mühendislik ve teknoloji alanlarında eğitim sisteminde köklü değişikliklere sebep olacak şekilde eğitim programları güncellenmiştir. Ayrıca eğitime ayrılan bütçe yeniden düzenlenmiş, Amerikan toplumu bir bütün olarak harekete geçmiştir. 1969’da Ay’a gönderilen ilk insan ile her ne kadar bu bilimsel yarıştaki açık kapatılsa da tetikte olma durumu günümüze kadar sürdürülmüştür. Bu zaman içerisinde pek çok eğitim reformu gerçekleştirilmiş (örneğin 2001 yılındaki (The No Child Left Behind Act of 2001 gibi) ve eğitim politikalarındaki değişiklikler devam ettirilmiştir. Bu çalışmanın amacı; uluslararası pek çok platformda söz sahibi olan bir ülkenin eğitim sisteminde Sputnik’in Ay’a gönderiminden itibaren günümüze kadar- gerçekleştirdiği değişiklikleri incelemek ve bu sonuçlardan yola çıkılarak ülkemizde yapılabilecek reformlara yönelik öneriler sunmaktır. Araştırmada doküman incelemesi tekniği ile veri toplanmış, eğitim raporları, makaleler ve döneme yönelik belgeseller incelenmiştir. Sonuç olarak gerçekleştirilen reformların nedenlerinin, sonuçlarının ve etkilerinin anlaşılmasının önemli olduğu düşünülmektedir. Soğuk savaş döneminde bir ülkenin nasıl korkulu kâbusundan uyanıp, geri kaldığı bir yarışta öne geçmesinin mümkün olduğunun, soğuk savaş sonrası dönemde üretim, ekonomik, teknoloji çerçevesinde gerçekleşen küresel rekabetin ve bu rekabette ön sıralarda bulunabilmenin anlaşılması noktasında bir perspektif sağlayabileceği düşünülmektedir. Araştırmanın sonuçlarının ayrıca Türk Eğitim Sistemi için de eksikliklere ışık tutacağı ve bir yol haritası çizebilme noktasında önem teşkil edebileceği varsayılmaktadır.

The cold war was peaked up between the US and Russia after that Soviet Russia sent the first manmade satellite to the moon on October 4, 1957. After that the cold war started to show itself in the areas of education, political and financial. Education reforms, which began with President Eisenhower, were launched in order to allow America to take the lead in scientific race. Education programs and the budget reserved for education have been restructured, so that educational programs, particularly in science, mathematics, engineering and technology can be re-shaped. In this process, American society acted as a whole. Although America's sending the first person to the Moon in 1969 was a huge success in scientific race, the state of fear and competition have been continued. As a result of that competition educational reforms and changes in educational politics have also been continued. The purpose of this study is to examine the changes in the educational system of the US, which has an international power, from 1957 to today and to present suggestions for the educational reforms that can be possibly done in Turkey based on the results. In the study, document analysis was used and the education reports, articles and documentaries related to the reforms were examined. It is thought that understanding causes of the reforms, the consequences and their effects are important. Understanding these may help us gain a perspective about how the US has been able to achieve to lead the race. It is also expected that the results of the study will also help to reveal some of the shortcomings of the Turkish Education System. Thereby, this study might contribute to providing a roadmap analyzing the Turkish Education System.