Regesta, cilt.9, sa.3, ss.1-52, 2024 (Hakemli Dergi)
Kurumsal sürdürülebilirlik anlayışı çerçevesinde sürdürülebilir bir toplum, çevre ve ekonominin inşası için sermaye ve iş gücünü elinde bulunduran şirketlere önemli yükümlülükler düşmektedir. Şirketlerin bu yükümlülükleri bakımından hukuki bir çerçeve oluşturmak maksadıyla Avrupa Birliği (AB) Komisyonu tarafından hazırlanan “Kurumsal Sürdürülebilirlik Özenli Etki Değerlendirmesi Yönergesi" (CSDDD) 25.07.2024 tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş durumdadır. Yakın bir zamanda Yönerge ile getirilen düzenlemelerin AB kapsamında uygulanmaya başlayacak olması, Türk şirketler açısından da büyük öneme sahiptir. AB pazarındaki şirketlerin tedarik zincirlerinde genellikle yer alan ve bu noktada ciddi iş potansiyelinde sahip Türk şirketlerinin faaliyetlerini devam ettirebilmesi, piyasada rekabet avantajı elde edebilmesi ve uluslararası insan hakları ve iklim finansmanına erişim sağlayabilmesi için bu konudaki gelişmeleri yakından takip etmesi ve faaliyetlerini yürütürken sorumlu iş davranışları sergilemeleri, insan hakları ve çevrenin korunması bakımından özenli etki değerlendirmesi yükümlülüğünün gereklerini yerine getirmeleri son derece önem taşımaktadır. Bu itibarla çalışmamızda şirketlerin insan hakları ve çevreye saygı gösterme sorumluluğu bağlamında kurumsal sosyal sorumluluk, kurumsal sürdürülebilirlik ve özenli etki değerlendirmesi yükümlülüğü kavramlarını açıklayarak bu konuda genel bir çerçeve çizmekte ve yakın zamanda hükümleri uygulamaya girecek olan CSDDD’nin öngördüğü düzenlemeleri detaylı şekilde incelemekteyiz.
Within the corporate sustainability framework, companies holding capital and labor force have important obligations for constructing a sustainable society, environment, and economy. European Union Directive on Corporate Sustainability Due Diligence, prepared by the European Union (EU) Commission to create a legal framework for these obligations of companies, entered into force on 25.07.2024. The fact that the regulations introduced by the Directive will soon be implemented within the scope of the EU is of great importance for Turkish companies, which are generally involved in the supply chains of companies in the EU market and have significant business potential at this point. To continue their activities, gain a competitive advantage in the market, and access to international human rights and climate finance, Turkish companies need to closely follow the developments in this regard, exhibit responsible business behavior while conducting their activities, and fulfill the requirements of human rights and environmental due diligence. In this respect, in our study, the concepts of corporate social responsibility, corporate sustainability and due diligence in the context of the companies' responsibility to respect human rights and the environment are explained, and drawn a general framework on this issue, and then examined in detail the regulations stipulated by the CSDDD, the provisions of which will soon be put into practice.