İHYA Uluslararası İslam Araştırmaları Dergisi, cilt.11, sa.1, ss.1-28, 2024 (Hakemli Dergi)
Müslümanlar tarih
yazıcılığında İslâm’ın kendine özgün tasavvurunun yanı sıra Hicaz, Suriye,
Mısır, Mağrib, Endülüs, Irak, İran, Sind ve Mâverâünnehir gibi kadim medeniyet
havzalarında var olan birikimi çok kısa zamanda tevarüs etmişlerdir. Bu mirası
daha sistemli ve metodolojik hale getirmişler, tarih yazıcılığında Siyer ve
megâzî, genel ve özel tarihler, şehir ve bölge tarihleri şeklinde çok çeşitli
türler oluşturmuşlardır. Bu özgünlük ve tevarüsü ahenkli bir şekilde
birleştiren Müslümanların 7.-10. yüzyıllar arasında teşekkül eden tarih
yazıcılığı bu dönemde Hulefâ-yi Râşidîn, Emevîler, Abbâsîler ve Tolunoğulları
olarak Mısır havzasındaki bölge insanları ve tarih birikimi ile etkileşime
girmiş, Müslümanların geliştirdiği metodoloji ve oluşturduğu model ile havzanın
tarih yazıcılığı değişmiş ve gelişmiştir. Ancak havzanın kendi asıl tarih
tasavvurunun etkisi ve katkısı, Müslümanlarda tarih yazıcılığının gelişimini
sürdürdüğü 11.-18. asırlarda gerçekleşmiştir. Bu dönemde havzada Fâtımî, Zengî,
Eyyûbî, Memlük ve Osmanlı yönetimleri tarihçiler ile sıkı bir ilişki kurmuştur.
Gelişimini tamamlamış ve bir metodoloji geliştirmiş olan tarih yazıcılığı bu
süreçte özellikle Memlükler Ddönemi’nde bir devlet merkezi ve İslâm
dünyasındaki tarihçilerin sığındığı liman olması itibariyle yeni bir hal
almıştır. Bu yeni hal Müslümanların Delişim Dönemi tarih yazıcılığının
güçlenmesi anlamına gelmiştir. Ancak 19. ve 20. yüzyıldaki Batı karşısındaki
geri çekilme ve modernleşme/batılılaşma süreci Mısır havzasında tarih
yazıcılığını bir zihnî daralma, fikrî dönüşüm ve tür olarak çeşitlenmeye maruz
bırakmıştır. Bu çalışma Mısır havzasındaki Müslümanların tarih yazıcılığı
sürecinin bütününü derinlikli bir şekilde ele almayı hedeflemektedir. Bu süreç
Mısır havzasında sayısı onu aşan büyük hanedanlıklar dikkate alınarak dört yüzü
aşan tarih kaynağı üzerinden incelenmektedir. Bu çalışmanın temel önemi Mısır
havzasında tarih yazıcılığında Müslümanların havzada gelişim gösteren güçlü
katkısını ve etkisini bütünlüklü bir şekilde ortaya koyma adımını atmasıdır.
Çalışmanın amacı ise Türkiye akademyasında son zamanlarda sürekli gelişim
gösteren Mısır tarihi çalışmalarına yönelik ilgiyi daha da güçlendirmesi ve
tarih yazıcılığı alanındaki devasa birikime dikkat çekmesidir.