TIROID KARSINOMUNUN NADIR BIR VARYANTI: MIKST MEDÜLLER – PAPILLER TIROID KARSINOMU


Bozdemir R., Duman Öztürk S.

33. Ulusal Patoloji Kongresi, Antalya, Türkiye, 12 - 16 Kasım 2024, cilt.8, sa.60, ss.93, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 8
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.93
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

TIROID KARSINOMUNUN NADIR BIR VARYANTI: MIKST MEDÜLLER – PAPILLER TIROID KARSINOMU Rabia Bozdemir, Seda Duman Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı, Kocaeli ÖZET Giriş: Mikst medüller ve foliküler hücre kaynaklı karsinom (MMFHK), aynı lezyon içinde bir arada var olan folikül epitel hücresi ve parafoliküler C hücresinden türeyen tiroidin primer malign epitelyal neoplazmıdır. MMFHK son derece nadirdir, tüm tiroid malignitelerinin <%0,1’ini oluşturur. Mikst medüller ve papiller karsinom vakalarında mikrokalsifikasyonlar mevcut olabilir. Biz de bu nadir görülen antitezi içeren bir olgu sunmayı amaçladık. Olgu: Multinodüler guatr tanısıyla takipli olan 50 yaşında kadın hastanın rutin kontrolü sırasında ultrasonografisinde sol lobda punktat kalsifikasyonlar içeren 7 mm çapında net sınır vermeyen hipoekoik alan saptanıyor. Nodülden alınan biyopside sitomorfolojik bulgular papiller tiroid karsinomu açısından kuşkulu olup yapılan immunsitokimyasal çalışmada kalsitonin ile boyanma izlenmedi. Olguya total tiroidektomi uygulandı. Makroskopik incelemede sol lob yerleşimli 0,6 cm çapında solid lezyon görüldü. Nodüle ait kesitlerin mikroskobik incelemesinde enkapsüle psammomatöz kalsifikasyon bulunduran bir kısmı foliküler paternli nükleer kromatinde berraklaşma, groove, nükleer kontür düzensizliği bulunduran tümör hücreleri izlendi. Bunun yanında foliküllerin arasında tuz-biber yapısında kromatine sahip dar sitoplazmalı oval yuvarlak nükleuslu hücreler dikkati çekti. Yapılan immunhistokimyasal çalışmalarda Galektin-3, HBME-1, Pax-8, Tiroglobulin ile fokal boyanma ve Sitokeratin-19, Kalsitonin, CEA, TTF-1, Sinaptofizin, Kromogranin ile diffüz boyanma izlenirken BRAF ile boyanma görülmedi ve CD-56 ile az sayıda hücrede ekspresyon kaybı izlendi. Uygulanan histokimyasal çalışmada ise Kongo kırmızısı ile fokal alanlarda amiloid birikimi saptandı.Mevcut histomorfolojik bulgular ve immunhistokimya çalışma sonuçlarıyla hastaya “Mikst medüller ve foliküler varyant papiller tiroid karsinomu” tanısı kondu. Sonuç: Tanı için iki bileşen morfolojik olarak aynı lezyon içerisinde tanınabilir olmalı ve C-hücresi ve foliküler hücreden türedikleri uygun immünohistokimya ile kanıtlanmalıdır. Prognozuna bakıldığında bileşenlerden biri veya her ikisi de nüks edebilir veya metastaz yapabilir, ancak MMFHK’nin klinik davranışı geleneksel medüller tiroid karisnomuna daha çok benzer.Sonuç olarak, tanısal ikilemden kaçınmak ve prognostik etkileri nedeniyle önemlidir. Ayrıca doğru tanı koymak ve diğer benzer tümörleri dışlamak için hücrelerin mitolojik özellikleri mikroskobik olarak dikkatli incelenmeleri ve hücre kökenlerini belirlemek için immünohistokimyasal belirteçlerin önemi vurgulanmalıdır. Anahtar Kelimeler: Tiroid, mikst modüller ve papiller tiroid karsinomu, MMFHK