ISN'T THE ANTHROPOCENTRIC PERSPECTIVE AN ANIMAL RIGHTS VIOLATION?


Balkır Z. G., Balkır Gülen B.

International Scientific Research Congress Dedicated To The 30th Anniversary Of Baku Eurasia University , Baku, Azerbaijan, 27 - 28 April 2022, pp.211-218, (Full Text)

  • Publication Type: Conference Paper / Full Text
  • City: Baku
  • Country: Azerbaijan
  • Page Numbers: pp.211-218
  • Kocaeli University Affiliated: Yes

Abstract

Anthropocentrism is a philosophical perspective that argues that human beings are the center or the most important being of the world. Anthropocentrism, in Brittanica; “The philosophical point of view that man is the center or the most important being of the world. It sees humans as separate and superior to nature, and other living things (animals, plants, mineral resources, etc.) as resources that can be justifiably exploited for its own benefit. 

Anthropocentrism sees humans separate and superior to nature, living creatures such as animals, plants and mineral resources as resources that can be justifiably exploited for its own benefit. This point of view creates discrimination among living creatures, especially with its acceptance that emphasizes the human species. Anthropocentrism is a conceptual power and a form of action that corrupts the whole existence with discrimination by developing relations that are considered superior and dominant on human subjectivity and history. Anthropocentrism causes the exploitation of other living things and animals and the denial of their right to life, based on the assumption of superiority of the human species by considering living creatures to be of different value only because of the species they belong to. However, the fact that animals live unaware of human laws and culture cannot be a reason for depriving them of their right to life. We can get rid of the violation and abuse of animal rights and this anthropocentric blindness, which also threatens human existence, by accepting that all living things are equal, with a life-based, life-centered perspective.

İnsan merkezcilik, insanın dünyanın merkezi ya da en önemli varlığı olduğunu savunan felsefi bir bakış açısıdır. İnsanmerkezcilik, Brittanica‘da; “İnsanın dünyanın merkezi ya da en önemli varlığı olduğunu savunan felsefi bakış açısı. İnsanları doğadan ayrı ve üstün, diğer canlıları (hayvanlar, bitkiler, mineral kaynakları vb) ise kendi yararı için haklı olarak istismar edilebilecek kaynaklar olarak görür.” şeklinde tanımlanmaktadır. İnsan merkezcilik, insanları doğadan ayrı ve üstün; hayvanlar, bitkiler, mineral kaynakları gibi canlıları ise kendi yararı için haklı olarak istismar edilebilecek kaynaklar olarak görür. Bu bakış açısı özellikle insan türünü öne çıkaran kabulüyle canlılar arasında ayrımcılık yaratmaktadır. İnsanmerkezcilik, insan öznelliğine ve tarihe dair hâkim olan, üstün kabul edilen ilişkiler geliştirmek suretiyle tüm varoluşu ayrımcılıkla çürüten kavramsal bir güç ve eylem biçimidir. İnsan merkezcilik, canlılara sadece ait oldukları türden ötürü farklı değer addedilmesiyle insan türünün üstünlüğü varsayımına dayanarak, diğer canlıların ve hayvanların sömürülmesine ve yaşam haklarının yok farz edilmesine neden olmaktadır. Oysaki hayvanların, insan yasalarından ve kültüründen habersiz yaşıyor oluşları, onların yaşam haklarının ellerinden alınmasına gerekçe olamaz. İnsan varlığını da tehdit eden, hayvan hakları ihlali ve istismarından ve bu İnsanmerkezci körlükten çıkışta, tüm canlıların eşit olduğunu kabul ederek yaşamı temel alan, yaşam merkezci bir bakış açısıyla kurtulabiliriz.