Fırat Üniversitesi Uluslararası İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, cilt.3, sa.2, ss.107-136, 2020 (Hakemli Dergi)
ordusunu oluşturmuştur. Bunda toplumsal cinsiyet algısının etkisi büyüktür. Toplumsal cinsiyet algısı kadın için evde eş ve anne olmanın öncelikli olmasını desteklemiştir. Dünya Savaşlarından sonra kadınlar, erkeklerle birlikte iş piyasasının temel aktörleri arasına girmişlerdir. Günümüzde özellikle kırsal bölgelerde toplumsal cinsiyet algısının yol açtığı eşitsizlikler oldukça fazladır. Kadın çalışanlar da bu algının olumsuz sonuçlarına katlanmak zorunda kaldıklarından dezavantajlı gruplar arasında değerlendirilmektedir. Kamu kurumlarının dezavantajlı gruplara yönelik çeşitli pozitif ayrımcılık uygulamaları vardır. Bu uygulamalar içinde aktif iş piyasası programlarındaysa meslek edinimi ve istihdama odaklanılmaktadır. Kamu kaynaklı aktif işgücü piyasası programlarında uygulanan pozitif ayrımcılığa duyarlılıktaysa, bölgeler arasında farklılaşma olabilmektedir. Bu çalışmanın amacı da Türkiye’de aktif iş piyasası uygulamalarından girişimcilik eğitim programı için yapılan pozitif ayrımcılığın iller arasındaki farklılaşmasının tespit edilmesidir. Böylece iller arasındaki toplumsal cinsiyet algısında yaşanan farklılaşma görülebilmektedir. Uygulama verileri Türkiye İş Kurumu’ndan derlenmiştir. Uygulama iki aşamada gerçekleştirilmiştir. İlk aşamada her il için girişimcilik kursuna katılımda cinsiyetler arasında standartize edilmiş katsayı değerleri elde edilmiştir. İkinci aşamadaysa iki gruba ayrılan iller arasında istatistiksel olarak anlamlı ayrışmanın olup-olmadığı, Levene ve Mann-Whitney U testleriyle sınanmıştır. Elde edilen bulgular özellikle kırsal alanlarda toplumsal cinsiyetin kadın girişimciliği üzerindeki olumsuz baskılayıcı etkisinin varlığını desteklemektedir.