TEK CERRAH İLK 20 ÜRETROPLASTİ DENEYİMİ: FONKSİYONEL SONUÇLAR


Teke K., Telli E., Akdaş E. M., Baykal S., Yılmaz H., Kara Ö., ...Daha Fazla

8. Ulusal İşlevsel Üroloji ve Kadın Ürolojisi Kongresi, Antalya, Türkiye, 25 - 29 Ekim 2023, ss.55-56

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.55-56
  • Kocaeli Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç:

Özellikle son yıllarda anterior üretroplasti artış trendi dikkat çekmekte yüksek cerrahi başarı oranı ile yüksek hasta memnuniyeti

göze çarpmaktadır. Kliniğimizde 2020-2023 yılları arasında tek cerrah tarafından yapılan ilk 20 erkek üretroplasti deneyimimizi

sunduk.


Metot:

Darlık etiyolojisi, geçirilmiş endolüminal tedavi sayısı ve ameliyat bilgilerine prospektif olarak oluşturulan veri tabanından

retrospektif olarak ulaşılmıştır. Üretroplasti sonrası hastalar üretral kateter çekilirken retrograd üretrografi ile anastomoz hattı

değerlendirilmiş, postoperatif dönemde hastalar 3.aydan itibaren uroflowmetre + post miksiyonel rezidü ile değerlendirilmek

üzere polikliniğe çağrılmıştır. Poliklinik kontrollerine gelmeyen hastalara telefon görüşmeleri ile ulaşılarak üretral girişim ihtiyacının

ya da öyküsünün olup olmadığı ve fonksiyonel değerlendirmeleri yapılmıştır. Qmax’ın 15 ml/sn üzeri ve üretral girişim ihtiyacının

olmaması anatomik başarı olarak kabul edilmiştir. Fonksiyonel değerlendirme için ameliyat sonrası gelişen penil eğrilik, ejekulasyon

bozukluğu, inkontinans, terminal damlama gibi değişkenlerden 2 ve üzerine sahip olanlar fonksiyonel başarısızlık olarak kabul

edildi.


Bulgular:

Hastaların ortanca yaş 60 olup 3 ile 79 arasında değişmekteydi. Yirmi vakanın 19’u anterior sadece 1’i posterior üretra darlığı

olan hastalardan oluşmaktaydı. Etiyolojilerinde posterior üretra darlığı için pelvik fraktür, anterior üretra darlığı için travma (3/20),

idiopatik (6/20), iyatrojenik (8/20), inflamatuar (1/20), konjenital/başarısız hipospadias cerrahileri (2/20) bulunmaktaydı. Geçirilmiş

endoluminal cerrahi sayısı ortanca 1 olup 0–15 arasında değişmekteydi. Anterior üretra darlıkları için ortanca darlık mesafesi 2 cm

olup 1 ile 14 cm arasında değişmekteydi. Posterior üretra darlığı eksizyon ve primer anastomoz (EPA) ile opere edildi. Anterior

üretra darlıkların 13’ü bulber kalan 6 tanesi penil üretrada’ydı. On üç bulber üretral darlıklı hastanın 11’i EPA, 1 tanesi anastomotik

augmentif üretroplasti ve 1 tanesi dorsal onlay Bukkal Mukoza Greft (BMG) üretroplastisi ile opere edildi. Altı penil üretroplasti

olgusundan 3’ü dorsal inlay BMG, 2 tanesi dorsolateral BMG, 1 tanesi 2 aşamalı “Bracka tamiri” şeklinde opere edildi. Ortalama

ameliyat süresi 2,6±0,6 saat olup, ortalama yatış süresi 5,4±4,4 gündü. Posterior üretra darlığı olan hastanın 1 yıl içinde sistoskopik

girişim ihtiyacı olup anatomik başarısız olarak değerlendirildi. Takibi olan 14 anterior üretra darlık nedeniyle üretroplasti yapılan

hastanın takip süresi ortalama 14,2 ay olup, 11 tanesi (%79) anatomik başarılı olarak değerlendirilmiştir. Başarısız olan hastaların 2

tanesi üretroplasti öncesi sistostomi öyküsü olan geriatrik hastalar olması dikkat çekmiştir (68 ve 79 yaş).


Sonuç:

Anterior üretroplasti cerrahi başarı oranı literatürde %90’ların üzerinde bildirilmiştir. Öğrenme eğrisinin başında tek cerrahın

deneyimini sunan bu çalışmada cerrahi başarı sadece anatomik başarı ile değerlendirme yapılmıştır. Oysaki anatomik başarı

sistoskopik ya da retrograd üretrografik görüntüleme ile de yapılabileceği unutulmamalı, ayrıca hastaların mevcut alt üriner sistem

patolojileri de bu başarısızlık sonuçlarını etkilemiş olabileceği akılda tutulmalıdır. Tek cerrahın öğrenme eğrisini daha fazla sayıda

hasta ve daha homojen bir hasta popülasyonunda değerlendirmek daha uygun olacaktır.